Gözlerimi kapatıp açtım
Safariye henüz gitmedim
Kaç bufalo sürüsü ile göz göze geleceğim
Ve kime ne diyeceğim ..
İlk dikkatimi çeken detaylardan biri de kutu (Coke Light )diet Coca-Cola’ların 330 değil 340 mililitre oluşu .Bir de çok lezzetli diğer meyveli meşrubatlar. Yağmur sürüyor.. Tur grubuna katılmadım.. Mick ve Jeanie ile sohbetimiz bir hayli koyulaştı .Daha sonrada müzisyenlerle tanıştık . Atıştırarak geçiştirdim gibi geliyor geceyi… Kısa adı “RSG” olan Radio Sonder Grense ‘i dinledim bir süre. Biraz da 94.2 FM den yayın yapan Jacaranda Radyosuyunu.. CNN’i açtığımda ise Insight Special Editions olarak TERROR ın TURKEY adı ile İstanbul ‘daki bombalı saldırıların geniş çaplı haberleri veriliyordu. Murat Belge ve Erkan Mumcu’yu gösterdi ..Haberler beni bir hayli üzüyor o nedenle daha fazla izlemeye dayanamadım. Kafamda ayıklanmayı bekleyen kaç düşünce vardır kim bilir yeni güne başlarken. 1 saatlik uyku çekmişim Soweto bölgesinde siyahlar Apartheid rejimine karşı ayaklanabilirdiler rüyamda, ama ben hiç rüya gördüğümü hatırlamıyorum.Bu ayaklanmalar olurken ben çocuktum ve sanırım 8 yaşında iken bir çarpım tablosu ezberlemiştik siyahinin biri ile bir gece rüyamda . Uykunun sıcaklığının üzerime yayılmasını beklemeden hemen kalkmalı.
Belimi destekleyen kasları güçlendirmek için birkaç karın egzersizi arkasından kendimi güne teslim ettim.Tabağımdaki meyvenin ismi şehvet meyvesi ..ama söylemeye utanıyorlar.. Passion fruit ..Yasak meyvelerin bile adı söyleniyor .Bu çok mu ? Yerin adı Morula Restaurant ,Cabanas Sun City SA
Kaç duyuma hitap ediyor
Güney Afrika Cumhuriyeti
Gözlerim takip ediyor her hareketi
Kulaklarımdaki sesin memnuniyeti
Ülke aynı zamanda bir kuş cenneti
Yola çıktık.. Ruhumu da ayaklarımı da hiçbir yerlere sığdıramıyorum
Saliselerdir yollardayız
Ne var ne yok
Ne yok ne var
Dünyanın dönmek için sebebi var
Ne ile kuşatacağım bu yeşilliği doğayı
Katık edeceğim elbet kalemimi
Hissettiklerime ,düşündüklerime
Kafamın içine hiç yerleştirmediğim
Bir nükleer santral var
Bendeki çiçeği tehdit ediyor
Yazma diye …
Her gittiğiniz yerden neyi geleceğe taşıyabilirsiniz
Aklınızı mı
Hayallerinizi mi
Yaşadıklarınızı mı
Bavulunuzu mu
Şimdi geçmişe döndürün onları
Ben zamansızım
Ama ya zaman?
NEDEN MİYAVLAR BİR ARSLAN KÜKREMEDEN
Sun City’e yaklaşık 10 km uzakta bir aslan çiftliğinde ıslak topraklara basıyor ayaklarım .
Ayakları kuma batmasın diye patileri bir hayli büyük aslanların ve kuyrukları ressam fırçası gibi olma sebebi takip işareti olması. 12.000 volt elektrik var bu tellerde.İyi bir şoklama herhalde kaçmaya cesaret edene ya da içeri girmeye girişene .. Aslanlar klasik kedi davranışları ile yaşıyor ve avlanıyorlar .Tuzak kurarak ve saklanarak avlanıyorlar . Ayda 5 gün çiftleşiyorlar her çiftleşme yaklaşık 20 sn sürüyor ve günde belki 80 kez deneme yapıyorlar . Bu seksin ne kadar doyurucu olduğu ise doğanın bileceği iş .
Dede aslan osteoporozdan küçüledursun vahşi doğada erkek aslanların 12 yıl yaşadıkları söyleniyor . Aslanlar avlanmadıklarında tembel hayvanlar .Zira doğanın dengesi enerji tasarrufu üzerine kurulu . Yavruları ancak 6 ile 8 haftadan sonra ellenmesine izin veriyorlarmış .. doğduklarında 1.5 kg kadar ufacık tefecik oluyorlarmış insandan bile ufak
.Kalahari aslanı dünyanın en büyük aslanı .. Yaklaşık 330 kg ağırlığında imiş . babasını öldürmüş..aslanlar çok eşli hayvanlar ama o tek eşli imiş … İsmi Vitrao .. onun hakkında onca şey öğrendikten sonra görmeyi ümit ediyorduk ne var ki Aslan bakıcısı Oscar’dan Vitrao’nun Zimbabwe’deki parka satıldığını öğrendik . Oscar Swana kabilesinden.
Bebek aslanlara biberonla süt verirken neler düşündüm ben ..Yağmur yağdığında yavrular hoplayıp sıçrayıp eğleniyorlarmış . Yetişkin aslanlar haftada bir çocuk aslanlar ise beş günde bir besleniyorlarmış. Sundown Ranch,Lion Park
Çok kısa bir yolumuz var…
İster yaşlısı olsun ister genci
Nasıldır acaba gideceğimiz parkta
“R” leri söyleyemeyen bir zenci
KE BONA LESEDİ
İşte yeni bir film seti ve motor diye bağırmak istiyorum…
Lesedi Sotho dilinde ışık anlamına geliyormuş Latincede lucid kelimesine uzak değil .KE BONA LESEDİ ..”I see the light “yani” ışığı görüyorum” anlamına geliyor .Kapıda karşılama mesajında hoş geldin anlamında SİYANAMUKELA yazısı gözüme çarpıyor .Minik çocuklar ,anneleri ,yerlere serilmiş takılar ,kadife yumuşaklığında yavru keçiler ve sanatçı kadınlar . İlk durak Ndebele village. Güney Afrika’nın dünyaca ünlü sanatlarını icra eden artistlerinin bulunduğu köy .Aslan parkına uğradığımız için, hikâye anlatıcısının tiyatro salonunda yaptığı anlatıma geciktik ama ,çok sorun sayılmaz .
”Sabuana” merhaba demek bu şekilde selamlaşıyoruz . Bize köyü gezdiren rehberimizin adını aklımda tutamadım sanırım ama iletişimimiz iyi ve yol boyu konuşuyoruz. Ayda 800 ZAR para kazanıyormuş ,hayat şartlarının epey ağır olduğunu söylüyor . Kültürümüze doğru yürüyen ışığı görüyor musun diyor ve ilerliyor. Zulu, Xhosa, Basotho ve Pedi köylerine ya da kabilelerine küçük gruplar halinde ziyaretler yaptık .
Zulu köyünün kapısında içeri girmek için, izin almamız gerekiyor.Bunun için ise söylememiz gereken selamlama şekli E’ SANGWENI DE YANİ geleneksel kapı önünde bekler iken sesimizi duyuracak şekilde “UKU –KHULEKA”..diye bağırmak … Zulu dilinde İsivivane ;iyi şans taşı anlamına geliyor .Seyahat edenin taşa tükürüp ISIVIVANEye atmasının seyahat boyunca yolcuya iyi şans getirdiğine inanıyorlar .Geleneksel kulübelerinin ismi INDLU NKULU .Kurban törenleri ile tapınan kabilenin kafatasları ile dekore ettiği kulübelerde felsefe nasıl yapılırdı acaba . ILOBOLA başlık parası anlamına geliyor . Mutfak anlamında kullandıkları kulübeye I’XHIBA denebilir . Minik çocuklar burada da var. Zulu’larda küçük çocuklara sol ellerini kullandırmazlar derlerdi .Çocuklardan biri ise sanırım solak ama gene de emin olamadım . Bu ufaklıklarla daha fazla vakit geçirmek isterdim. . Zulu’larda çok eşlilik varmış. Daha doğrusu polijeni,yani çok karılık diyebiliriz . Onların haremden ne anladıklarını ise bilmiyorum. Daha pek çok detay geçiyoır zihnimden bir kısmı sosyolojik inceleme konusu. Giyim ve kuşamları ise alabildiğine sevimli gözüküyor gözüme . Zulu şapkalarının şekilleri pek ilginç ve hoş .Kafa da taşıması biraz zor hele benim kadar çok saçı olan birisi için. Dokuma yapan Zulu kabilesi mensubu kadının işini yaparken ki yüz ifadesi ise keyifli ve uzak..Bu uzaklığı sanki bir yerden tanıyor gibiyim ve öyle hoşuma gidiyor ki . Sonra diğer yüzlere bakıyorum Zulu şefi Senzangakhona’nın gayrimeşru oğlu savaşçı Shaka göz kırpıyor sanki bana .Gücü ve erki görüyorum işte sanki o anda .. Oysa kardeşi tarafından düzenlen bir suikasta kurban gittiğinde yıl 1828 imiş . Bu tarihi kim yazıyor acaba . Sanki hepsi şimdi oluyor .
Konik şapkalar pek hoş .Basotho da her klanın,kendine ait bir totemi var . 16 yaşında sünnet oluyor muş çocuklar. Yamyamlıkları ve bakışları konusunda çelişki hiç yok gibi. Amadoda erkek, Abesifazene ise kadın demek .Limpopo nehrini refernas alınca ,Batıdakiler nasıl kendilerine Tswana diyor ise güneye yerleşenlerde Basotho diyorlar eğer yanlış anlamadı isem .Bu arada fotoğraf çekmeye de bir türlü doyamıyorum .Batıcılığa pek te karşı olmayan hatta oğlunu Capetown’a eğitime bile gönderen Liderleri kral Moshoeshoe’nun adı geçiyor .Onun için meşaleler yakıyorlarmış.Kraliçe Victoria ile epeyce teşviki mesaisi olmuş .ta ki burayı İngilizlere has bir bölge haline getirene kadar . Örme ve dokuma battaniyeler konusunda dünya pazarında iddialı imişler . Battaniyelerin üzerine seçtikleri desenlerde hayvanların derileri . Kraliçe Victoria dizaynını merak ettim gerçekten . Basotholular Lesetho daki halkın bir alt grubu sanırım. "KHOTLA" ya da LEKGOTLA toplanma yeri demek . Marabaraba nasıl bir oyun acaba. Ngaka, Şifacı demek .Onun kulübesinin de önünden geçiyoruz . Kulübelerin dış cephe dekorasyonlarını yapma isi tamamen basotho’lu kadınlara ait . Şu anada tamamen olmasa da büyük ölçüde batılılaşmışlar onlarda diğer kabileler gibi. Çocukları koruyabilmek için kulübelerin etraflarını çitlerle çevirmişler bu çitlere de “SEU TLAONA” adı veriyorlar .
Geleneksel kabile yaşantısına bir başka örnek.. Xhoso sığır yetiştiriciliğinde bir hayli usta ve demirci bir kabile . Evleri sazdan değil ,taştan .Xhoso’lular Bushmanlerin nehri ile ile Kei nehri .arasında yerleşmişleşmişlermiş .Bunun yanı sıra Ciskei and Transkei. adında bölgelerden sözediliyor. Etnik kimlikleri ne olursa olsun hepsine aynı mesafede duruyor yüreğim .hep öyle olduğu gibi . Başka bir yarımküreye geçince de değişmiyor işte bazı şeyler .Suların akış yönü değişse de bazı şeyler değişmiyor . Xhosalılar da güneyliler anladığım kadarı ile . Tonal bir dil kullanıyor Xhoso’luların kullandığı bu dil Bantu dil ailesine giriyormuş . Adamlar gerçekten bir tonque twister ..Sözleri tam bir tekerleme . Bir de dilleri ile oynuyorlar. Çiğdem ve çitong sesleri çıkarıyorum bende çok eğleniyorum ..Bu arada dilimle seslerle oynuyorum . Al şu takatukaları takatukacıya takatukalatmaya götür .. dersem ne anlar acaba. Yok, yok olmadı Al şu takatukaları, takatukacıya götür. Takatukacı takatukaları takatukalamazsa, takatukaları, takatukacıdan taka tukalatmadan alda geri getir.
Kabile gezisine devam ediyoruz ve nerede ise sona geldik. Doğaüstü güçleri harekete geçiren adam bu olmasa gerek . Kemikleri ve büyüyü şifayı düşünürken voodo büyüsü düşündüm bir an . Elemterefiş düşünceler geçip gidiverdi tarihin içinde . Hangi ayinle transa geçerim bilmiyordum ama karnım bir hayli aç ve midemin gurultusu bu transı önleyecek. Kafamda yarattığım Zombiler bekleyedursunlar. Bu arada kabile yaşantılarında dikkatimi çeken bir başka detayında haremlik ve selamlık gelenekleri olduğunu söyleyebilirim .
Bir yağmur dansına bir büyü ayinine yada şifa törenine tanıklık etmek isterdim. Kalkanların ve mızrakların arasına aldı bir koreagfrafi bizi . Totem olmak istiyorum sanki o an .Klandaki bakire genç kızın ergenlik törenini düşündüm adımlarımı şef ile birlikte ileriye geri atarken .Yemekten hemen önce Gjani Ingoma Geleneksel dans şovları bir hayli etkileyici idi İçsel söyleşilerime ,ritüellerime dönmeden ,kapıdan çıkarken yazıya ilişiyor gözüm .Güle güle anlamında bir söz .. “HAMBA KAHLE” yazıyor . GO WELL yazılmış diğer köşeye de ..
Hava güneşli ve sanırım IŞIĞINIZI GÖRDÜM… gölgenizi de .
İlk kez timsah eti yediğimden emin olabilirim
"Nyama Choma" - The Greatest African Feast
Lesedi .
Dizlerimi kırıp ayak tabanlarımı birbirne değdirerek oturdum bir süre minibüsün içinde .Bu epey iyi geldi bana . Zamanda ve mekanda yer kaplıyor gözüktüğüme bakmayın siz benim .Belki de burada değilim .
İhtişamlı bir otel ve görkemli yağlıboya tablolar var .Dokunmasınlar diye edilgen kılamadım parmaklarımı . Ben kendi tablolarıma da böyle dokunurum .Siz de dokunabilirsniz .
Michelegelo Otel ,Sandton Square
Johannesburg
Ufak bir şehir turundan sonra otele vardık .Moll’dan geçerken neden Ahmet’in yalnız başına yürümeyin dediğini anladım .Bu arada iki gündür adı geçen Eşi ve aynı zamanda şirket ortağı Didem kucaklarında çocuğu ile geliyor Ahmet’le buluşmak için .Ufaklığı da görmüş oluyoruz böylece . Wellcome drınk sonrası odalara yerleştik . Damağımız kurumuş herhalde bir den fazla hoş bulduk içtik .
Sturdee Avenue ,Rosebank Hotel
Johannesburg ,SA
“Rapsodi İstanbul”adlı şarkısına klip çekmek için sanatçı dostum Teoman ‘da ya buralarda yada klip bitti ve geri döndü . Git Buralardan … git buralardan nasıl bir parça acaba . Büyük aşklar hep senin olsun Hem zaten boşu boşuna başkalarında duruyorlar. Güzel sözler bunlar .
GİVE ME HOPE JOHANNA
Saudi Arabistan’da kökenleri
Gül olsa diyeceğim ,nerede dikenleri
Bu toprağa böyle çiçek ekenleri
Alkışlayacağım
Hoşuma gitti değerleri .
My Big Fat Grek wedding’te
Kalacaktı yeğenleri .
Mutual Square, Craddock Avenue
Nino’s /,RoseBank…
Tam karşıda duran “Anat” İsreal orijinli imiş.Sohbete daldık .Gezinmeyi unuttuk .Sanırım o adam sana modellik teklif edecek .dostum.
Rosebank’ta Moll dan otelime kadar
Bana eskort eden siyahinin adı Albert .
Sözlerim belki önce isimini ama aslında
Başka bir soruyu soruyor
.Asırlardır hor görülen bu insanlar
beni hangi kırmızı halının üzerinde ,
kötü insanlardan koruyor .
Bir dilek diledim
Sturdee Avenue ,Rosebank Hotel
Johannesburg ,SA
Yorum Yaz...