Aşkta Siz Kazanın

İlişkilerim yolunda gitmiyor. Kaybeden taraf hem benim diyorsanız işte size tavsiyeler..

Artık aşkta kazanmanın vakti geldi. Üzülmek yok.

Yıllar geçtikten sonra “ahh ben nasıl fark edemedim” diyenlerden olmayın.

Ne yazık ki aşk acısı çekenlerin en çok yaptığı yanlış, kaybetmeyi çok çabuk kabullenmeleridir. Birçoğumuz bu dönemde çivi çiviyi söker diyerek yeni bir aşka yelken açıp, sonunda hüsrana uğruyoruz.

Elbette yeni bir ilişki yaralarımızı iyileştirmeye yardımcı olacaktır. Ancak, “iyi ki hayatımdasın sen olmasan ben olmazdım.” gibi cümleler ilişkiyi kısa sürede törpülemeye başlayacaktır.

Bağımlı kadın kendisinde olmayan özgüveni, başka birine bağlanarak elde etmeye çalışıyor. Kendisine değer vermeyen birine bağlılık duyan kadınların sayısı hiç de az değil.

Aşk, dedektifliği kaldırmaz. Elinizde bir mercek, onu inceleyip, kusur arama işleminden vazgeçin. Önce dürüstçe şuna karar verin: Bu insanın düzelmesini kendi iyiliğiniz için mi istiyorsunuz, onun iyiliği için mi? “Aşık olduğum kişi şöyle olmalı” formülleriyle her gün kusur düzeltme memuru gibi hareket ederseniz, o aşkın vay haline!

Aşkı cinsellikle ayırt edebiliyor musunuz? Aşk öncelikle yürek ve beyin işidir. Birçok şeyi günlerce paylaştıktan sonra cinselliği denemek daha anlamlı. Cinselliği çoğu kez bir kısır döngü içinde yaşamak yerine, sevildiğinizi veya sevilebilir olduğunuzu hissedin, hissettirin.